Aziz Dedem ;

    ÂLÎ FEYZÎ KIZILKEÇİLİ’ye ithaf

                 ÖZ YOLU  II

                MERKEZ !

‘“Her ismini öğretti ÂDEM’e ALLAH !”’ Mâdem !

Her isminden önceki ‘“O”’, olmalı bu Âdem !

            Elbet ‘“Kendine âit ! ALLAH’ın herbir ismi !”’

            Kendine yansıtınca ! Çıktı ÂDEM’in resmi !

ALLAH sonsuz dâire ! Yok ‘“İlk ve son !”’ ‘“Dış ve iç !”’

‘“İlk ve son !”’ ‘“Dış ve de iç !”’ Merkez nokta ! Hep ve hiç !

            ALLAH’ın her adına odak ! O merkez nokta,

            ‘“İlk ÂDEM !”’ ‘“LÂ ve İLLÂ !”’ Yâni var ile yokta :!

Yok, var’dan önce gelir ! ‘“”’ sözcüğünde kıdem !

Lâ, ZÂT ! Ve İllâ, ALLAH ! ‘“Lâ ve İllâ !”’Dem ! Bu dem !

            Dâire döner durur ! Dönmez ! Döndüren merkez !

            ‘“Şey değil o !”’ Bu yüzden ‘“Ölümsüz !”’ Bulsun herkez !

İki sonsuz olamaz ! Öyle ise merkez Bir !

‘“Affetmez ortağı var !”’ Dersen ! Ne HAK ! Ne cebir !

            Sonsuzdaki tüm güçler, toplanır tek merkezde !

            Ona Mirâçta ‘“RAHMÂN !”’ ‘“GÜÇLERİ ŞİDDETLİ !”’ De !

‘“ALLAH, RAHMÂN’dan veya benden iste ! Mümkün !”’ Der !

Çünkü ikisi de bir ! Bir çarpı Bir, BİR eder !

            ‘“ALLAH perde ardında !”’ RAHMÂN, ALLAH’a ‘“Perde !”’

            ‘“Perde”’ ALLAH’ın yüzü ! Gör ! İç yüzüne er de !

‘“En yüce ismindedir ALLAH’ın ancak her güç !”’

‘“Güçleri şiddetli zât !”’ ÂLÎ’dir ! başkası güç !

            Kalenin kapısını söken o el kimindi ?

            Cebrail gökte ‘bir genç’ görüp yere zor indi !

                       KIYÂMET !

‘“Evrene ağır gelen bu güç !”’ ‘“Bizde saklandı !”’

Bize de ağır gelir en son ! ‘“Tutmazsak andı !”’

            Merkezimizde bu güç hep titrer ! Sessiz bir ses !

            Üst perdeden titrerse : vücûd dışında herkes !

Ekseni ‘“Boru”’ gibi çalar ! Çatlatıp açar !

‘“Aslanın narası”’ndan, fil hâriç, her can kaçar !

            ‘“İncikten çıkan !”’ Tanık ! ‘“Ölüm meleği”’ için !

            ‘“Kıyâmet günü”’dür o ! Dışa dönüşür için !

‘“Çağır onu gizlice”’ sen ! Zekeriya gibi !

Daha sağken ! Ol ‘“YAHYA”’ adlı evlât sahibi !

            ‘“Meryemi o hâmile !”’ ‘“Îsâ’yı Mesih yapar !”’

            Hatta aslan olarak ! Mîrâç yolunu kapar !”’

‘“İlyas !”’ ‘“ÂLΔ’ ve Bektaş ! Diye var birçok ismi !

Hızır gibi ! Hem vardır ! Hem de yok onun cismi !

            Karşısında görünce, ‘“And içen !”’ Onu tanır !

            ‘“And içemeyen !”’ ‘“Toprak olaydım !”’ Der ! Utanır !

‘“İçlerinden çıkıp o !”’ ‘“Secdeye eder davet !”’

Onu tanıyan, yere kapanarak der evet !

            Utanan, boyun büküp önünde ! Tövbe eder !

            ‘“And içme”’ şansı verir ona bir daha ‘“Peder !”’

‘“Ortak koşmuşa”’ ise ! ‘“Konumu olur mâni !”’

Bir hayvân kalıbına çünkü bürünür ânî !

            İnsânken and içene güldü ! ‘“Ne namaz kıldı !”’

            Tek tanrısı, kendini beğendiren akıldı !

‘“Bir kişinin hesâbı gibi kıyâmet !”’ Niçin ?

Bu işlem uygulanır ! Çünkü her ölen için !

            ‘“Âdem ile başladı bu dünyâda insânlar !”’

            ‘“Ahret”’ te de Âdem’le başlar ! Anlayan anlar !

ALLAH’ın yasaları bir ! Her iki âlemde !

HAKK’ın birtek vücûdu var ! Ona ne dersen de !

                            SECDE !

‘“HAKK’a secde zorunlu !”’ Ama ‘“RAHMÂN”’a değil !

HAK’ta vücûd kendinin ! RAHMÂN’da borç ! Bunu bil !

            Kovdu ÂLÎ ALLAHsın diyen bir Yahudiyi !

            Dedi : ‘“Her ismi bilen”’ bir kulum ! Düşün iyi !

‘“Şeytan dahil ! Herşey ALLAH’a secde eder !”’

Ama ‘“ALLAH, şeytana ilk ÂDEM’e de tap !”’ Der !

            ‘“ALLAH’ı hep överken şeytan !”’ ‘“Kovulur !”’ Niçin ?

            ‘“İlk ÂDEM’e tapmayı o reddettiği için !”’

O an ALLAH yarattı cennet ! Cehennem ! Ve din !

Hiçbiri yoktu önce ! Buna çok dikkat edin !

            Demekki ‘“İlk Âdem’e tapmakmış !”’ ‘“Din”’den amaç !

            ‘“Cennet !”’ ‘“Cehennem !”’ Bunu sağlamak için araç !

Sâde ALLAH’a tapmak ! ‘“ALLAH’ı etmez râzı !”’

‘“Yüce”’yi cüce yaptı ! ÂDEM’e itirâzı !”’

            ‘“HAK der : ortak koşmadan bana, birçoğu tapmaz !”’

            Ne yazık ! Bu âyeti dünyâda anlayan az !

‘“Bize bizden yakınken HAK !”’ Koyarsak aracı !

‘“Gizli ortak koşmak bu !”’ ‘“Hem çok günâh !”’ Hem acı !             

Şeffaf duvak ardında ! Gelinin güzel yüzü !

Duvak bir Kıble yâni ! Uzatmayalım sözü !

İşte bu anlamdadır ! Bilin ki ‘“LÂ ve İLLÂ !”’

Yüz görümlüğü ! İçin ! Nikâh ! Şarttır evvelâ !

Hem dünyâ ! Hem ahrette olur o ‘“Huri !”’ Eşin !

Dünyâ gibi dönme de ! Hiç batmasın güneşin !

‘“Âdem eşiyle yattı !”’ Demez HAK ! ‘“Tanıdı !”’ Der !

‘“Bilen !”’ ‘“Birlikte doğdu !”’ Diye tercüme eder ! *

            ‘“ALLAH’a tapar oysa ! En yakınları bile !”’

            Bağdaştırılamaz HAK ! Birden çok tanrı ile !

‘“HAKK’ı birlemek !”’ Birtek ALLAH var ! Demek değil !

Şeytan da birtek HAK var ! Der ! Şimdi sırra eğil :

            İsteseydi doğrudan secde ALLAH kendine !

            Demezdi ‘“Tap ÂDEM’e !”’ ‘“Gerek kalmazdı dine !”’

‘“Yaratmazdı ne cennet ! Ve ne de cehennem !”’

‘“Kovmazdı HAKK’a tapan şeytanı !”’ Düşün ! Emi !

            ‘“Yaratmazdı gökleri ! Birtek MUHAMMED için !”’

            Artık sorma ! ‘“ÂDEM’e tap dedi ALLAH !”’ Niçin ?

‘“Şeytan ALLAH’a değil ! Karşı geldi RAHMÂN’a !”’

RAHMÂN’la özdeş ÂDEM ! İşte bu ! Gizli mânâ !

            ‘“ALLAH şeytanı düşman ilân etti kendine !”’

            ÂDEM’le de HAK özdeş ! Her kul fikir edine !

‘“Ortak koşan !”’ Kıble ve HAK arasında kalır !

‘“HAK huzurundan kovar !”’ Şeytan adını alır !

            ‘Kıble kökü Kibele ! Ana tanrıça adı !

            ‘Öz annesi olarak ! ‘“Bilen”’, onu anladı !

MUHAMMED kıldı namaz ! Yalnız kendi özüne !

Uydu ! ‘“Ortaksız dine yüzünü dön sözüne !”’

            Sen de öyle tap ! Deme kıble ALLAH’ın yönü !

            HAK heryerde ! Yok onun ne arkası ! Ne önü !

Herşey kendi için HAK ! Başkası için değil !

‘“Ol”’ emriyle doğrudan çıktılar ! Öze eğil !

            Emreden, ‘“Söz !”’ ‘“Emir de !”’ Emirden çıkan da ‘“Söz !”’

            ‘“Söz !”’ Kur’anda ‘“RÛH”’ demek ! Artık açılmalı göz !

‘“Secde et”’ de bir ‘“Emir !”’ Selâm ver ! Demek değil !

Emir : Alnını yere koymak üzere eğil !

            ‘“Kardeşleri Yusuf’a etmişti secde böyle !”’

            Selâmlamamışlardı sâdece onu şöyle !

ALLAH’ın Âdem için emrettiği o secde :

‘“El ayak patırtısı değil !”’ Düşmektir vecde !

            ‘“Secde !”’ Borç vücûdunu, aslına teslim demek !

            Tapan ile tapılan bir değilse ! Boş emek !

İkilikten kurtulmak ! İşte bu ortaksız din !

Aradan çekildin mi ! ‘“O”’ kalır ! Yâni kendin !

            ALLAH’a tapmak değil esâsında bu dâvâ !

            Ateist de, şeytan da, ona tapar bedava !

Bu ‘“Zorla secde”’nin yok çünkü onlara kârı !

Ayni şeydir ! Sonsuzun onayı ! Ve inkârı !

            ‘“Şeytan gibi doğrudan ne HAKK’a tap !”’ ‘“Ne öv be !”’

            Âdem’in ile birleş ! Budur ‘“Secde !”’ Ve ‘“Tövbe !”’

‘“İki türlü şeytan var !”’ ‘“Cin ve insân şeytanı !”’

Tapma şekline göre ! Sen kimliğini tanı !

            HAKK’a dışta tapanı, korur iyi niyeti !

            ‘“Her kulluğun ödenir ! HAK katında diyeti :”’

‘“Sekiz tane cennet”’ten birisine o gider !

Özüne tapana HAK : Benim yanıma gel ! Der !

            Ateist, kâfir değil ! ‘“HAK”’, da ! ‘“Ortak”’ da ! Yok der !

            Dese de, şeytan gibi, ALLAH var ! Ne fark eder !

                             TÖVBE !

‘“Mûsâ sandığının”’ bak ! ‘“Tövbe sandığı !”’ İsmi !

‘“Üstünde çift melek var !”’ ‘“Secde hâlinde cismi !”’

            ‘“Sekine sandığı o !”’ ‘“Tâbût da denir !”’ Niçin ?

            Ölü bedenimizde, ‘“Bir Rûh”’ olduğu için !

‘“Çift melek bekçi hayât ağacına cennetde !”’

Çift cinsli olunca sen ! Çift omuriliğin de !

            Çift cinsli ! Secde emri verilen o ‘“İlk ÂDEM !”’

            Eşi sonra cennette içinden çıktı mâdem !

Bir ! Olunca bak iki ! Başladı hemen sınav !

‘“Bilgi ağacı için ! Şeytana oldular av !”’

            Kıbleye karşı secde, art arda bak iki kez !

            Çıkan eşini bulmak için söz verir herkez !

‘“Lâ İlâhe illallah !”’ Dikkat et ! Kâfi değil !

Dışına çıkarmaya ‘“MUHAMMED”’ini eğil !

            ‘“Dinelsin de karşında !”’ ‘“Hemen ona et secde !”’

            ‘“Evet derken de ona !”’ Böyle gelmiştin vecde !

Vecde !’ ‘Vücûd kökünden ! Borç vücûdundan vazgeç !

‘“MUHAMMED”’ bedenine bürün ! Olmadan çok geç !

            O beden ölümsüzdür ! Çünkü yaratılmadı !

            ‘“Mûsâ’ya seslenen”’in vücûdunun bu adı !

Hak secdede selâm yok ! Var ‘“İlk Âdem !”’ ‘“Vesile !”’

Kendine tapıyorsun yine sen ! Kendin ile !

            ‘“RAHMÂN inince !”’ ‘“En son sınıra çıktı RAHÎM !”’

            ‘“Hiç yakmayan ateşte ! Mîrâç yaptı İBRAHİM !”’

‘“Düşmanım dedi ALLAH !”’ ‘“ÂDEM’e tapmayana !”’

‘“Şeytan’a uyana da !”’ ‘“Ateş var !”’ Halk uyana !

            ‘“Çamuru Âdem yaptı !”’ RAHMÂN’dan üflenen RÛH !

            ‘“Andı”’ yenilemeli ! ‘“EHL-İ BEYT’e !”’ Ham gürûh !

                             RAHMET !

‘“Her âlemde insân var !”’ Ve RAB terbiye eder !

Bu yüzden HAK, kendine ‘“Âlemlerin RABB’i !”’ Der !

            ‘“Dünyâ insânlarından çok üstün kimileri !”’

            Yalnız maddede değil ! Mânâda da ileri :!

Bulmuşlar içlerinde HAK MUHAMMED ÂLÎ’yi !

Hiçbir buluş olamaz evrende bundan iyi !

            Dünyâda iken RESÛL ! Bak ! ‘“Her âleme rahmet !”’

            ‘“Hamd”’ ile başlar Kur’an ! Övülen Zât ! MUHAMMET !

‘“Âlemlere Rahmet o !”’ İle eşit bak ‘“Zikir !”’ (920)

‘“Zikir !”’ Hatırla demek ! ‘“Ona andı !”’ Et fikir !

            Hem ‘“RAHMÂN”’ hem ‘“RAHÎM”’in köküdür ! ‘“Rahmet”’ sözü !

            RABB’in R harfi RESÛL ! B ÂLÎ ! Aç HAK gözü !

Ben RESÛL’düm der AHMED !” “Çamurken daha Âdem !

MUHAMMED’in Öz su olduğu ! İşte bu dem !

            ‘“Onun yüzü suyuna !”’ ‘“Tüm gökler yaratıldı !”’

            O yüze, yüz sürmeyen ! ‘“Yüzü üstü atıldı !”’

ALLAH’ın ölmez yüzü ! Say bak ! MUHAMMED ismi (193)

‘“HAKK’ın fıtratı”’ ile ! Çünkü dokundu cismi !

            İftihar edilen zât ile ! Çift unvanı denk ! (920)

            Bir sıfır at ! MUHAMMED ! ‘“Boyanılacak HAK renk !”’

Âdem yokken dünyâda ! ‘“Hayât suyla başladı !”’

Hazret-i MUHAMMED’dir ! Hayât suyunun adı !

            Rahmet denir toprağa can veren suya ! Bakın !

            Rahmetli ile özdeş ! ALLAH’a olmak yakın !

Bir ışık gen hâlinde ! Öz su kondu Âdem’e !

Gel de sen ! ‘“İlk Âdem”’e Annem ve Babam deme !

            ‘“Tapın emri verilen Âdem !”’ Bu Âdem ! Niçin ?

            ‘“Kendi eşi HAVVÂ da içinde !”’ Onun için !

‘“Âdem cennetten düştü bak !”’ ‘“Havvâ çıktığı dem !”’

‘“Tek başına eksiktir çünkü ! Havvâ ve Âdem !”’

            Eşini de içinde, sen ürettiğin vakit !

            ‘“Tapılan olacaksın !”’ Zaten buydu ‘“İlk akit !”’

‘“ÂDEM ! NÛH ! İBRAHİM ! Ve ÎSÂ nesli ! ‘“Hep bu su !”’

HAK bu yüzden onlara ‘“Seçkin”’ diyor doğrusu !

            ‘“Her nebi MUHAMMED’e içti bağlılık andı !”’

            ‘“MUHAMMED de onlara !”’ And içmeyenler yandı !

‘“ÂDEM, AHMED’i ! AHMED, ÂDEM’i ! Onayladı !”’

‘“İlk”’ ile ‘“Son”’ birleşti ! ‘“ALLAH’ın ipi”’ adı !

                       MEKKE - BEKKE !

‘“MEKKE”’, fetihten sonra ‘“BEKKE”’ oldu bak ! Niye ?

Mnin görevi bitip ! B görev aldı diye !  

            ‘Besmelede ilk harf B ! En son harfi ise M !

            Namaz bitmez selâmsız ! Babam ile Anneme !  

‘“Ortak koşma”’dan uzak ! ‘“Berî”’ ol ! Demektir B !

Âyeti ÂLÎ verdi ! ‘“Küfre kapandı Kâbe !”’

            ‘“Taptıklarınızdan ben Berîyim !”’ Der İbrahim !

            ‘“İbrahim’in dinine dön !”’ Emri aldı RAHÎM !

Ve ÂLÎ, MUHAMMED’in halifesi atandı !

Herkes içti ÂLÎ’ye tek tek, ‘“Bağlılık andı !”’

‘“Tamamladım ben size nimetimi dedi HAK !”’

Hemen ‘“İslâm dinini verdi !”’ Düşün muhakkak !

MUHAMMED ÂLÎ ‘“Hanif !”’ ‘“İslâm !”’ ‘“Öze bağlanma !”’

‘“Zikir !”’ Verdiğin sözü her nefesinde anma !

MUHAMMED ve Kur’anın ‘“Zikir !”’ Bir diğer ismi !

Bak ! Ahmed ve Kur’an öz ! ‘“And”’ ona bağlar cismi !

İlk gen yarıldı en son ! Aynen “Zülfikâr” gibi !

Çıktı son peygamber ! Ve ‘“Kitab ilmi sâhibi !”’

‘“Apaçık İmâmda’dır herbir şey !”’ ‘“O imâm !”’ Kim ?

MUHAMMED der : ÂLÎ O ! Ayni sayı nitekim :

‘“Apaçık imâm”’a HAK, ‘“KAF ! HA ! YA ! AYN ! SAD !”’ Der ! (195)

İMÂM İMAM ÂLÎ de aynen tam 195 eder !

            ‘“Apaçık imâm !”’ Oldu bak ‘“Secde’ye vesile !”’ (184)

Malûm ecel gelince ! ‘“Sorgulanma !”’ ‘“And !”’ İle ! (184)

‘“O İmâm’dan biraz şey Mûsâ ve Îsâ aldı !”’ 

Musevî ve İsevî HAK yolda yaya kaldı !

‘“ALLAH’ın her adını bilen !”’ O canlı KİTAB,

‘“RABB’iniz değil miyim ?”’ Diye ‘“İlk eder hitab !”’

‘“Kitab’a temiz olan ancak el sürebilir !”’    

RESÛL’e bağlan ! ALLAH en temiz onu bilir : ! 

‘“HAK ona, TÂ HÂ diye ! Kur’anda hitâb eder !”’ 

TÂ HÂ : Tâhir ! Tertemiz demek ! Böylesi ender !

‘“ALLAH duâ etmedi !”’ Bak ! ‘“Hiçbir peygambere !”’

‘“YA SİN”’ âilesinin dışında !”’ Akıl ere !

‘“YA SİN !”’ ALLAH katında MUHAMMED’in bir adı !

Her Nebiden yüce O ! ‘“ARŞ”’a çıkan anladı !

‘“TÂ HÂ !”’ ‘“Vücûd verici !”’ ‘“El !”’ Ve ‘“Yüz !”’ Hepsi on dört ! 

RESÛL, On iki İmâm, FÂTMA ! Bunlar ! Sırrı ört ! 

* 

                          HESAP !

* 

‘“Herşeyin hesâbını bilen”’ denen söz ile, (262) 

ÂLÎ ismi eşittir mecâzen ! Herkes bile !

            Ecel ve sorgu günü ayni sayıdır ! Niçin ? 

            ‘“Apaçık imâm”’ ile eşit olduğu için ! (184)

Onun ismi de size ipucudur bir çeşit : (285) 

‘“Secdeye çağrılırlar”’ âyeti ile eşit ! (68.Sûre/42.âyet)

            ‘“Hem hiddet ! Hem de ikrâm sâhibi !”’ HAKK’ın adı ! (1100)  

            ‘“Ezelî and şâhidi !”’ Demek ! Bilge anladı !

Bilge olmayanlar da, anlamak ister ise, 

Bir sıfır atsın ! Kalır ‘“Başkan yüce meclise !”’ (110=ÂLÎ)

‘“O gün akrabalık yok !”’ İstisna : ÂL-İ ABÂ !      

            Çünkü ‘“Onlar fıtratla !”’ ‘“ALLAH’adır akraba !”’

‘“Akraba hakkını ver !”’ ‘“RESÛL’ün ücreti bu !”’              

Helâlleş EHL-İ BEYT’le ! Ol ! ‘“Hanif din”’ mensubu !

            ‘“HAK !”’ ‘“Kendisi !”’ ‘“Ordusu !”’ ‘“Terâzi !”’ İçin ‘“BİZ !”’ Der ! (108)

            ‘“Yakınları sev sözü !”’ Sıfır at ! Ayni eder ! (1080 : 108) ***

Ancak and içenlerin ismidir ! ‘“Ehl-i kitab !”’        

And içmeyene, ‘“RAHMÂN o gün hiç etmez hitab !”’

‘“RAHMÂN’ın huzurunda konuşur birtek kişi !”’ 

ÂLÎ’ye yeminsizin, ahirette zor ! İşi !

‘“Lûtufta bulunur HAK !”’ ‘“Dilediği insâna !”’

‘“And”’ı tutanı diler ! Bir sır vereyim sana :

‘“Kaderin saptandığı !”’ KADİR denen bilmece, 

‘“RABB’ine ilk andını”’ yenilediğin gece !

‘“Söz vermek !”’ ‘“Dinin başı !”’ ‘“Sözünde durmak !”’Sonu !

Yoksa ! ‘“MUHAMMED ÂLÎ ateşe atar onu !”’

‘“Cehennemdekilere kahrolun !”’ Der ! ‘“MÜEZZİN !”’

ÂLÎ dedi : “O ! Benim !Haberiniz yok sizin !

ALLAH’ın iç yüzüdür ! ‘“Onun en yüce ismi !”’ (141)  

Odur ALLAH’ın dini ! Kaldır aradan cismi !

*

ÖZ                      ÖZ KİMLİK !  

*

‘“Meryem’den çıkan da RÛH !”’ Meryem’e üfleyen de !

Yâni hem Cebrail’e ! Hem ÎSÂ’ya ! Sen RÛH de !

            Titreşim ayni ise ! Değişmiyor bak isim !

            Son titreşimde ÂLÎ ! Ona perdedir cisim !

Onun ‘“En yüce”’ adı , bu titreşime kanıt !

‘“RAHÎM olan RAHMÂN o !”’ Kimliği için yanıt !

            Alt titreşimindekiler birtek vücûd ! ‘“Biz”’ adı !

            El ! Ele Ve El ! HAKKa ! ‘“Eli tutan”’ anladı !

‘“ALLAH’ın ipidir !”’ Bu ! Onun her ilmiği HAK !

Titreşimini yükselt ! And iç ! Eyle iltihak !

            ‘“Rûh”’ hep tekil ! Özdeşi ‘“Kelime”’ bazen çoğul !

            Çünkü babanın sırrı ! Kaç tâne olsa oğul !

Babada saklı gen’i, evlâdı açıkladı !

İlk o an baba oldu bakın ! Erkeğin adı !

            ALLAH’ın açıklanmış sırrı ! MUHAMMED ÂLÎ !

            Yaratan ! ALLAH oldu o an ! Bilmez ahali !

HAKK’ın her özelliği bu ikiz zâtta mevcûd !

HAK’tan farklı olamaz HAK’tan alınan vücûd !

            ‘“Her yerde hazır ! Nâzır ! Cenâb-ı ALLAH !”’ Mâdem !

            Öyle olmalı ! ‘“Onun halifesi ilk ÂDEM !”’

Göreve göre başka ! Titreşimi ! Ve ismi !

ALLAH gibidir : Hem var ! Hem de yok onun cismi !

            Hem ‘“Sağ taraf !”’ Hem de ‘“And !”’ Demek ! Dikkat et ‘“Yemin !”’

            ÂLÎ ve ‘“Yemin”’ eşit ! Ona ‘“And iç !”’ Ol ‘“Emin !”’

‘“HAK”’la bir kul farkı var ! Onun ‘“Fıtrat”’ı ! Kendi !

ÂLÎ’yi anlatırken ‘“Yedi deniz tükendi !”’

            Kaynakçam, el yazması ÂLÎ FEYZÎ dedemin !

            ‘“RÛH”’unu görmüş zât O ! Bu mesajım en ‘“Emin !”’

Tüm sırları paylaştım ! Ne isterseniz deyin !

Her günüm ! On MUHARREM ! İçim dışım HÜSEYİN !

Onun üstünde yoktur HAK'tan başka kademe !

HAKK’ın HÜSEYN’e aşkı ! ‘“Tap !”’ Dedirtti ! ‘“ÂDEM’e !”’

Gözyaşlarıma onun masum kanı verir renk !

İsmi İMÂM HÜSEYİN olan ! O Şehitle denk ! (361)

            Olmak istersen siyah kâlb noktasına varan ! (361)

            Her nefesinde ! İMÂM HÜSEYİN ismini an !

‘“İsm”’in sırrı ! O. Hem bak ! 19 kez 19 ! (361)

19 kez Kur’anda isim ! ‘“Boş lâf”’a tokuz !

            Kâbe’ye tap sözü denk ! Bağlan ismine yine ! (583) 

            And iç ! MUHAMMED ÂLÎ FÂTMA HASAN HÜSEYN’e ! (583)

‘“ÂDEM’e secde !”’ Son sır ! Düşün ! Ve tekrâr oku !

Tâ ki ! Sende oluşsun ! ‘“ÂDEM”’e âit doku !

Öz yolu ! İrfan yolu ! Yâni ‘“Bilmek”’ kendini !

‘“İçinde birlikte doğ !”’ ‘“Kucakla efendini !”’

* 

M.H.ULUĞ KIZILKEÇİLİ

  10 MUHARREM 1423

      11 MART 2002  

         ANKARA

** 

*                         

**

                                  ‘“LÂ ve İLLÂ !”’   (X)

* 

Kalksın artık ! ‘“YOK !”’ Ve  ‘“VAR !”’ ‘“Taksim eden şey !”’ Kalmasın !

‘“Çift deniz !”’ Bir nokta olsun ! ‘“İNCİ !”’ ‘“MERCAN !”’ Salmasın ! **

AHMED’in ikrâmı FÂTMA !” Başka anlam almasın !

Ayni ‘“Rûh !”’ “Hem ayni et !” ‘“AHMED !”’ İle ‘“ÂLÎ ”’ hâli !

Yok ! ‘“RESÛL”’den başka ”’ ÂLÎ !”’ Yok ! ‘“MUHAMMED !”’ Yok ! ‘“ÂLÎ !”’

* 

                                    *            *            *  

(X)1959’da yayımlanan ÂDEMNÂMEdeki 'Fıtratnâme' adlı mesajın son kıtasının 

öztürkçe versiyonudur.

** 

**Not :Çift deniz” : HZ.MUHAMMED ÂLÎ, Taksim eden şey : HZ.FÂTMA 

İnci : Ezilmiş inci zehiriyle şehid edilen HZ.İMÂM HASAN

Mercan : (Kırmızı rengiyle) KERBELÂ’da kanı dökülüp şehid edilen HZ.İMÂM HÜSEYİN

** 

*Not : Fransızcada connaître : tanımak ! Bilmek ! Ve cinsel ilişkide bulunmak ! Demektir.

Ancak, lâtince köküne göre, CON-Naître !’ ‘Birlikte doğmak anlamına gelir ! Çoğu dilleri ve gramerlerini, ‘“Bilge”’ler inşâ etmiştir. Meselâ Türkçede sözcük sıralamasında zaman,

mekândan önce gelir. Nitekim Kur’anda ALLAH ‘“Ben zaman”’ım ! Anlamında ‘“DEHR”’e yemin eder !

Tevrâtta da ‘“Zamanın başlangıcında”’ ilk sözdür !

* 

***Not : Ebced ilmine göre :

108 Kur’anda = ‘“HAK”’ = ‘“CUNDENA”’ 108 (Ordularımız) =

‘“MÎZAN”’ 108 (Kıyâmet terâzisi) = ‘“NAH NU”’ 108 (BİZ) = Yakınları sev sözünün iç yüzü 108 =

‘“Kendi”’ (‘“LÂFZA-İ CELÂL”’ = 1080 : 108) ALLAH lafzı.

*          

İsim ve kelimelerin Ebcet ilmine göre sayısal açılımları :

HÜSEYİN AŞKI = 138

Kâbe’ye tap = Üscüdul Beytullah = 583

Bağlan ismi = İsm-i biat = 583

MUHAMMED ÂLÎ FÂTMA HASAN HÜSEYİN = 583

Apaçık İmâm (İmâm-ı mübin) = Secdeye vesile (vesile-i secde) = 184

Sorgulanma (yevm-üs suâl) = Malûm ecel (Ecel-i müsemma) = 184  

*******

Kur'anda (NAH NU) ‘“BİZ”’ diye çoğul olarak konuşan zâtlar : HAKEREN'lerdir ! 

********

*

Not : ÂDEMNÂME << kitabına site içinde kitaplar linkinden ulaşılabilir.

* **

* *** *

                                                                                        ANA SAYFA

*

                                 Copyright © 2000-2003 www.ondokuz.gen.tr

                                                Copyright © 2001-2003 www.ondokuzbiz.com

                                                Copyright © 2001-2003 www.19muhammedali.com