MESNEVİ

HAZRET-İ MEVLÂNA CELÂLEDDİN RÛMİ

*

*Uluğ Kızılkeçili tarafından seçilmiş ;

ÖZDEYİŞ YORUMLAR

3

*

EREN  

*

*Erenler kabahatı sırr gibi örterler bilenin ağzı mühürlenir.! 

*Nuh Kutb’dur.! Rûhta güçlüdür, bedende zayıftır ; beden teknesini onar da yardımcı ol ona.! 

Yardımın sana geri gelir “ALLAH’a yardım edene ALLAH da yardım eder.!(22/40.)

*Mağara ehli Erenlerdir, köpekleri olan fizik beden erenini istedikleri gibi kullanırlar.!

Biz onları sağa sola çevirirdik.!”(18/18.)

*Eren işi maşrık sahibidir, hem dünyâ güneşinden hem ahret güneşinden yararlanır.!

*Eren, kaptana yıldız ; şeytana şahabdır.!

*Beden ipini kopardılar mı senin kapına gelirler.! Huriler onları uzun zamandır işlenen suçtan yıkarlar.! 

Kerem sahibinin huzurunda biz saf kuranlarız diyenlerin ışığında salâta dururlar.!

*Önce ceylanın ayak izi izlenir, sonra da göbeğinin kokusu. Denize varınca ayak izi biter, Pîrler o denizdedir.! 

Bu bedene düşmeden önce ömürler geçirdiler, nefsi küllün ayağı bağlanmadan herşeyin ne olacağını biliyorlardı.!   Dalga gibi çok, deniz gibi birdirler.! Kur’an’da “Biz” diye konuşurlar.! 

Güneş onların ikramıyla ışık saçar, O’da bir yudumcuk.! Canlar birtek güneştir, beden pencerelerimizde birbirinden ayrılır, bu insâni Rûh ne bölünür ne ayrılır ; bölünme ve ayrılma hayvani nefistedir.!

*

*Sultan sabah kadar su başında şarab içer, kurbağaların vıraklamasından haberi bile olmaz.! 

Kurbağaları sustur da seni duysun.! Onlara kesin sesinizi deyin.!

*Terâzide mala tamah olsa doğru tarmazdı.!

*Kalpazanlar ışıktan korkar, ak ve kara yüzü gösterdiği için kıyâmete gün denir.! 

Tanrı “andolsun kuşluk çağına” dedi.! 

Bu çağ gönlün ışığıdır, Tanrı “andolsun geceye” dedi ; bu ise o ışığı örten ermişin bedenidir.! 

Gündüz yâni o gönül ışığı , erenlerin sırrıdır ; Ona erenlerin yüzü denir.! Her sırrı bilirler, gece ise onların suçluları yüzlemeyip ayıplarını örtmeleridir.! “RABB’in seni terk etmedi”, gönlün bedene hitabıdır.! (93/3.) 

İbrahim ben batanları sevmem” dedi.! (6/76.) Tanrı ezeli olmayan yâni batan gündüz ve geceye and içer mi ?! Çünkü onlar fânidir, Erenler bâki.!

*

*Kimse ALLAH’ı kıskanmaz.! 

HAK, halkın hasedi açığa çıksın diye ermiş insân kılığında iner, her zaman peygamber yerine yüce bir zât vardır.! RAHMÂN, Hay, Hüve Fişen, zahir, batın, Hadi gibi ALLAH’ın tüm güzel isimleri onda tecelli eder, 

O zâtın gönlü nûrüssemâvat ve O zâtın aklı ise Cebrail’dir.! 

Kendinden sonraki makamdaki eren o zâtın kendilidir.! Üçüncü makamdaki eren zât ise kandilliğidir.! 

Böylece 7 dizi hâlinde ışık perdesi yâni 7 frekans/mertebe erenler ordusu vardır.! 

Her frekans erenin arkasında onun terbiye ettiği bir toplum vardır.! Her saf önündeki saftan habersizdir.! 

Merkez Kutb’un ışığına dayanan ilk saftaki eren demire benzer, İbrahim gibi kızardıkça kızarır, yedinci saftaki eren elmaya benzer, ışığa uzaktan katlanabilir ve dışı kızarır.! Yoksul yâni fakir ateşle arasındaki perdeyi yok eden demirdir, ateşe İbrahim gibi vasıtasız girer.! O zât kâinatın kâlbidir.! 

Tanrı görüşüne mazhar (ayna) gönül budur.! Kalan gönüller onun bedenidir.!

*Mağaradaki efendilerine yüzünü dönmüş o mahlûka köpek kılığında oluşu kusur verdi mi ? 

Tövbeni bozma ve düşmez kalkmaz bir ALLAH de.! (U.K.)

*

*Hazine toprağa gömülür ki garipler bulsun diye, Âdem’deki isimler gibi.! (2/31.)

Âdem’de saklı isimleri bulmak isteyenler ona secde etti, istemeyenler de şeytan gibi inkâr.!

*Sana kulluk etmek bütün varlığa farzdır.! Hiçbir şeye kul olma.!

*Âdem sepeti suyla dolunca, ariyeti variyet sandı ; baştan çıkıp kendini baş yaptı, inin buyruğuyla aklı başına geldi, tövbe edip yine o sıfatlara kavuştu “tamah eden alçaldı.!

*Bahçevanın ilk düşüncesi meyve idi, tarlada son suret meyve oldu.!

*Gönlüm “Musa’nın elinde sopadır, İsa solukludur, tıbbın dirilttiği ölür ; benim dirilttiğim ölmez” der, anlayana.!

**Erenlerin öfkesi sana değil, sendeki düşmanadır yâni senin düşmanına (nefis).! Kişiyi değil nefsini kınarlar.! Musa’nın sopası halıyı değil ; tozunu döver.!    

*

*Eren övülmeye bayılır.! Tanrı bizi kendine benzer yarattı, onun için övülmeye, sevilmeye, sarılmaya bayılır.!

*Gönül ehli zühdden, riyazattan kesilmiştir, İsa gibi “yakın”lardan olmuşur.! (3/45.)

*Denize ne aksa kirlenmez, bereketlenir ; lâğım suyuna ne kadar temiz su versen 

temizlenmez pisliğin hacmi artar.!

*Demiri mıknatıs çeker ; samanı kehribar.!

*Erenler sevinçle göçer, Ahmet sefer ayının çıktığını müjdeleyene cennet vaad etti.!

*İsa ile İdris’i gök çekti ; Harut ile Marut’u yer.! 

İnsânı kurtarmak için biri “illiyin” öbürü “siccin” cinsindendi.! O “Yüceler” insân kılığında indi.!

*

*Eve kapıdan girin”, gökten erilmez.! Ermişi bulun diye “şahaplar şeytanı taşlar.!” (67/5.)

*Esnerken istemeden ağzın açılır ya, bende sarhoşluktan ahmaklara susamıyorum.!

*Erenlerin yüzünü senin gördüğün gibi mi sanıyorsun ?Ahmet nasıl oluyor da beni beni göremiyorlar” dedi.!

*Ey Musa, zamanın firavununa yumuşak konuş kaynayan yağa soğuk su dökme ocak berbad olur.! (20/44.)

*Erlerin bedeni padişahla doludur.! O yüzden cenk eder, padişahın öfkesi onlarda tecelli eder.!

*Eren bizi yıkamak için Arş’tan inen sudur.! Kirlendi mi yine oraya döner.! 

Herkezi teyemmümden kurtaran sudur onlar.! 

Kıble arayanları arayıştan kurtarırlar, kirlendiler mi gözleri Arş yolculuğundadır.!

*Yokluğa ulaşanın gölgesi olmaz.! “Fakir fahrim” (Fakrü fahri) budur.!

*Tanrı şehidler (şahidler) için “rızıklanırlar” dedi.! Bu güneşin yediği ışık rızkıdır.! 

Toprak yiyenin benzi sararır, bizim güneşimiz doğrulardan da dışarıda yanlışlardan da.! 

Ne doğar ne dolunur, ben bu denizde balığım, o suya kanmam içtikçe içeceği gelir.!

*

*Ey baykuşlar, ben padişahın doğanıyım.! Padişahla ayni cinsten değilim ; ama Onun ışığı vurmuş bana, ışığım aynı cinsten.! Şekildeki cins ayrılığı özdeki cins birliğinin gerçekleşmesine engel değil.! Su da nebatla ayrı cinsten ama özde birleşmedeler.! Şeklimizin de onun cinsinden olması için varlığımızı onun uğrunda mahvettik.! 

Şu can bedenle aynı cinsten değil ; ama beraber oturuyor.! 

Can Meryemdir, canın canından ışık alırsa İsa’ya gebe kalır.! 

Kılıma dokunursanız padişah tüm baykuşları helâk eder.!

*Yıkık evden vergi alınmaz, cezbedeki sarhoştur ; yenini yakasını yırtar.! 

Onlardan kılavuz arama Kâbe’ye yamacı değildirler, Kâbe’nin içindedir orda kılık aranmaz, bu aşk makamıdır.!

*Yarasaların Ahmed’den tiksinmeleri onun güneş olduğuna delildir, âyettir.! 

O diken değil ki develer sevsin onu, meleğin secdeside Âdem’e tanık ; şeytanın inadı da.!

*Kim Tanrıyla oturmak dilerse Erenlerin huzurunda otursun.!

*Eren’e hizmet Tanrıya hizmettir.! HAKK’ın oturduğu ev O’dur.! Safayı bulursun, hac etmiş olursun.!

*Eren’leri Eren’den başkası tanıyamaz, tahta kurdu fidanı nereden bilsin.! 

Kör güneşi nasıl görsün.! Sağır, O sesi nasıl duysun.!

*

*Başını suyun içine daldıran ne rengini ne dalgasını göremez.! Sıfatlardan geçen Zât’a dalar.!

*Sütte kıl hemen gözükür, göz için kıl bile perdedir.!

*Doğru olmasaydı yalana kim inanırdı, yalan doğrunun yüzü suyu hürmetine geçerlidir.! 

Zehiri şekere döküp yuttururlar.! (Doğru = Rûh = Öz / Yalan = Nefis = şeytan)

*Eren’lerin gönlündeki mesud herkesin secde yeridir.! O gönül kırılmadıkça Tanrı o ümmeti rezil etmez.!

*Halk Pîr’in çocuğudur.! Pîr o seviyeye iner.!

*Eren’in bedeni ışıkla doludur, o ışık pisliğe değse kirlenmez.!

*Bekçi uyanlar içindir, balıklara lâzım değil.!

*Lokma kimin karnında ululuk ışığı oluyorsa ne isterse yesin helâldir ona.!

*Her çağda bir Süleyman var, “hiçbir ümmet yoktur ki uyarıcı/kurtarıcı gönderilmesin.!” (35/24,37.)(26/208,209.)

*Su kuşlarıyız, bizim dilimizi Süleyman denizi bilir.!

*Mimârın düşüncesi ev olur, mimâr olmayanın düşüncesi hayâldir, hiçbir şey olmaz       

“De ki: "Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?" Ancak temiz akıl sahibi olanlar anlar.!” (39/9.)

*Şekercinin şekeri çok ama paran yâni emeğin kadar verir.!

*Tanrı âlim yâni her zaman bilicidir, arif sonradan bilici demektir ; ama bu biliş delilsizdir bakışla almıştır.! RABB’lerine nazar ettiler.!

*

*Şiir kim ben kim ? Halk işkembe çorbası seviyor diye işkembe ayıklıyorum.!

*Tanrı gizli idi bu “Nûr” görünsün diye karanlığı yâni evreni yarattı, erenlerin ışığını söndüremezler.!

*Tanrı ihtiyaç kadarını yaratır, israf etmez.!

*Her canlı O’nun tek evlâdıdır, babanın tek şımarık çocuğu nasıl rızık isterse ona istediği verilir.!

*Bir nebiyi inkâr hepsini inkârdır, çünkü nûrları birdir.! Ama hepsi ayni mertebe yâni frekans değil saf saf.!  Bizden her birimizin belli bir makamı vardır.! Biziz o saf saf dizilenler, biziz.! Biziz o tesbih edenler, biziz.! derler.  (37/1,164,165,166.)

*

*Tanrı haslarının halkasına gidiyorum, yüzük taşının yüzüğe nûr saçtığı gibi, RAB’de o halkaya nûr saçar.!

*Eren’e yardım, ALLAH’a borç vermektir.!

*Gurbet vuslatın zevkini arttırır.!

*HAK gelince batıl (yanlış) gider, yâni karanlık ; güneş doğunca aydınlığa dönüşür.! (U.K.)

*Balık nefis gibidir hayâta nefesini doğrudan değil su perdesi (gıdalar) ile alır.!

*Geceleyin zindandakilerin zindandan haberi yoktur.! 

Mağara ehli de böylece kendinden başka herşeyden habersizdir.! 

Hepsi gözünde yok olduğundan ona yoksul denir.!

*Abdal şırayı şaraba çevirendi.!

*Nefisten Musa’nın Tanrısına yâni Ahmed’e, ehad’a (tek) kaç.!

*Pîrler Ashab-ı Kehf’in köpeğine el verirler aslan geçinenlere değil.!

*Köyağası bedenlerin sultanı, gönül sahibi ise gönüllerin.!

*İnsân adımını gördüğü yere atar, iş görüşe tabidir.! 

Öyleyse insân gözbebeğinden ibâret

ne yazık ki bu dâirenin tam ortasına sahip olanlar bundan ötesini söyletmiyor.! 

Kalem burda kırıldı.! İzin ve görüş bitti.!!!  

*Sırlar, Tanrı izin verdikçe açtırılır.! Erenler sırr avcılarıdır.! (CHS)

*Eren erdiği yeri bilir..! Ermeyen de sade hayâl olan bu dünyâyı..! (CHS

*Erenler, Cenab-ı HAKK'ın gözü, ağzı, kulağı, elidirler.!

İnsanı biz yarattık” âyetleri boş yere inmedi..! (CHS)

(95/4.)(90/4.)(76/2.)(50/16.)

*Eren hem içtir hem de dış..! İçteki senin özün, dıştaki de içtekine uyandıran.!(CHS)

*Eren olmasaydı âlemler aydınlanmazdı..!(CHS)

*Uzaydaki her yıldız yol gösteren bir erene simgedir..!(CHS)

*Her plândaki öğretmenler erenlerdir.! (CHS)

*Perde kalkınca erenin bildiği değişmez.! 

Hazret-i ÂLÎ, perde kalksa bildiğim değişmez dedi..!(CHS)

*Eren nereye gideceğini bilendir.! Ermeyense bilmeyen aradaki fark budur.!(CHS)

*Ahret anlatılan gibi olsaydı, dünya cennet olurdu.! Bu kadar kör nerden iniyor.?!(CHS)

*Körleri bırak da görenlerin koluna gir, tökezleme.!(CHS)

*Eren nefsi arıtan temizlemecidir.!(CHS)

*Erene burada kulak vermeyen, ahrette ikinci ölümü tadar.! (40/11,12.)(CHS)

*Eren erdirmek için teşrif eder, özüne susamışlara Arş'tan rahmettir.!(CHS)

*

*Şarabı ister küpten iç, ister bardaktan.! Son mumu gören ilk mumu görmüştür.!

*Canın ışığı bedene nasıl varıyorsa abdalın ışığı da canıma öyle vurmada.!

*Tanrı sıfatlarına bürünen hürdür, nefse köle değildir.!

*Velî’yi insân görme, bu şeytan görüşüdür.!

*Yüce zâta daha çok belâlar gelir ; çünkü sevgili güzele daha çok cilve yapar.!

*Kardeşlerimde haste bulundukça Yusuf’umu kuyudan çıkarmam ben.! 

Gerçek kişiliğimi açıklayıp Firavun yerine başa geçmem ben.!

*Altın haydutlardan saklanır, içindeki cevheri bulduysan cevhersizden gizle.! 

Levh-i Mahfuz”, saklı levha demektir!  

*Cenab-ı HAKK hazinesinin anahtarlarını erenlerine vermiştir.!(CHS)

*Levh-i Mahfuz” erenin Arş olan kâlbidir.! O kâlbi anlayamadılar.!(CHS)

*Eren’in bedeni kandillik, gönlü sırça kandil, oradaki ışık ise HAK’tır.! 

Toprak kalıbına bakıp ona dil uzatma şeytan gibi.! (15/33.)  

*

*Eren’in bedeni zindanda ; ama canı Zuhal’dedir.!

*Gemi parçalanırsa kaz korkmaz ki, yenmekten kurtulup daha rahat yüzer.!

*Gök yüzünün merdiveni Pîr’dir.!  

*Erenler Pîrin basamaklarıdır.! Arşa'a kadar her kat farklı frekanstır.!(CHS)

*Herkes seni tanıyıp sendekini tanımayacağına, sen kendini tanı da kimse seni tanımasın.!

*Yüzbinlerce Ermiş bir kişinin varlığında gizlidir.! Musa’nın Asâ’sı budur.!

*Erenlerin işini Tanrı görür, onlar hiç yorulmaz, halk her işi kendi başına yapar ve yorulur.! (50/38.)

*El gönülden gizli iş yapamaz, biz eliz ; Eren ise gönül.!

*Beyin organları yönetir, Kâlb ise beyni.!

*Hazret huzura erendir.! (U.K.)  

*

*Tanrı ne alırsa ona karşı bir bağışta bulunur, kimseye borçlu kalmaz.! Bırak herkez senden birşey alsın, hakkını yesin ; herkesin sahibi olan HAK öder.! Çocuk camı kırdı mı veli sorumludur o tazmin eder.!

*İnsânlık vasfından birtek kıl kalsa o kişi Arş’tan değildir.!

*Savaş düzendir, Erenlerin namazı (salât’ı) örnek olmak içindir, çocuğa ilâç içirmek için 

önce hasta olmayan anne bir kaşık içer.!     

*Zemheriden güneşe ne gam, Eren’e nefsi birşey yapamaz ; ama sen nefis erbabından kaç, 

taş vücudun hararetini alır, onlarla oturma.!

*Padişahın elçisi padişah cinsindendir, Eren’leri onları gönderen Yüce Zât’tan ayrı cinsten sanma.! 

İnsânlar gönlünü duyup anlayabilsinler diye insân kılığında inmiştir.! Âdem’de meleklere öyle inmiştir de 

HAKK’ı tanıyamamışlardı.! (38/71,72,73,74,75.)(15/29,30,31.)

*Mağaradakiler gibi zeminden, zamandan, taamdan habersisiz biz.! Yaşlanmayız, genciz ve raharız biz, 

HAK nefesten başkasıyla alışverişte değiliz biz.!

*

*Âşıkların varlıkla işi yoktur, sermayesiz kâr ederler.!

*Temiz kişinin hamamda işi ne ? o ancak tellak olarak bulunur.! (U.K.)

*Eren’ler edepten başka ücretle himmet etmezler.!

*RAHMÂN Mustafâ’ya öğretti, Mustafâ yâni “Kalem” “Rûh” da ; insânlığa.!

*Sırçaya bakma yitersin, ışık aynı ışıktır.!

*Bilen iki yüzlüdür.! Gerçek yüzünü yabancıya göstermez, namâhreme sırrı apaçık söylemez.!

*Eren’ler satılmıştır, onları ALLAH satın aldı.!

*Ermiş gönül Tanrı’nın iki parmağı arasındadır ve o gönüle sahip Musa’nın Asâ’sıdır.!

*Eren “Sinâ ağacı”dır.! Gönlü ışık doludur, uzaktan bakana ateş görünür.! (27/7.)(28/29,30.) Dünyâ nimetlerinden yüz çevirmek insâna ateş gibi yakıcı gelir.! Hele kendinden geçmek kişiliğini boğazlamak, 

İbrahim gibi ateşe fırlatılmak, İsmail gibi kurbân edilmekle denktir.!

*Tanrı’nın seni sevdiğinin en gerçek işâreti şudur : 

Kâlbini yokla onu seviyor musun ? cevabın evetse O’da seni seviyordur.!

*

*Ben leş yemeğe değil, İsa gibi soluğumla leşleri diriltmeye geldim.!

*İsa nefsi erenlerin rûhudur, hem diriltir hem de öldürür.!(CHS)

*Erenler OL deyince oldurandır.! (16/40.) (CHS)

*Erenlerin önü ardı yoktur, sonsuzluk denizinin can suyu onlardır.! (70/41.)(56/60.)(CHS)

*Kul olan Hızır, onlardan biridir ; Musa onu bulunca erdi.! Sen de bulup er..!(CHS)

*Sırlar açıldı mı kıyâmetin yakındır.! Dünyâ harap olmaz coğrafyası değişir, 

bu okuldan daha çok geçecekler var.!(CHS)  

*Güneş doğunca yıldızlar yok olmaz, ışıkları o yüce ışıkta kamaşıp göze görünmez.! 

Kişi kendi ışığını buldu mu aklının ışığıda kendini bulur.! O artık kendini bilmez, kendindekini bilir.! 

Onun indinde herşey yok olur, yalnız “O’nun yüzü bâki kalır.!” (55/27.)   

*Sarhoştan nasıl şarap konuşursa, bizden de “Kevser” (ilim) konuşmakta ; 

çünkü kendimizde değiliz, sadece kendimizdekine tanığız.!

*Eren’ler her an bizi sınar, makamımızı bilelim ve ayan ile beyan âlemi arasında ayniyet olduğuna tanıklık etsinler diye.! Bu amaçla sınamak onlara yakışır kendini sınadın mı başkalarını sınamaktan vaz geçersin.! 

Ateş her madeni sınar, yanarsa odundur ; kızarırsa demirdir, daha çok güzelleşirse altındır.! 

Hazret-i İbrahim’i hatırla, ateşe atıldığında oan birşey olmadı.!

*Her Ermiş gönül bir penceredir.! Her pencereden bir güneş ışığı geçer, pencereyi kaldırsan hepsi bir ışık olur ; böylece Erenlerdeki ışık birleşik bir tek ışıktır.! “İbrahim birtek ümmet oldu.!” Karanlık ise eve pencereden girmez zaten evin içindedir.! Bir kemik attın mı hayvânlar birbirini paralar, onların canında birlik yoktur ; karanlıktır.! Hayvânsal canlar kendi cinsiyle birleşir sürü yapar “7 cahim sürüsü” budur.! İnsâni canlar ise bir tek beyaz ışık olmakla beraber aslında 7 münferit ışından (8 cennet).! Işık karanlığı yer yok eder, Musa’nın Asâ’sıdır ; karanlık ışığı yiyip yok edemez, Firavun’un aciz sihirbazlarıdır.! (U.K.)

*Peygamberler birbirleriyle çatışmaz birliktir.! 

(Cahim a.i. = yedi kat cehhennemin 4.katı, İslâm’dan ayrılanlarla şeytanların azab çekecekleri yer.) 

(Münferid a.s. = 1.yalnız tek, kendi başına, ayrı)

*Ahmed put erine putu kırmak için, Ebu Cehil tapmak için girdi.! Kimi can bedene tapmak için girer.! 

Beden evine girmek Ahmed’in nûrunu karatmaz.! 

Işık tozda da ışıldar, altın ateşte daha çok parlar ; başka maden kararıp erir.!       

 *  

*

ŞARK İSLÂM KLÂSİKLERİ

MESNEVİ 1-2-3-4-5-6 Cilt

"Veled İZBUDAK tarafından tercüme edilmiş ;

Abdülbâki GÖLPINARLI tarafından muhtelif şerhlerle

karşılaştırlılmış II.Basım 1956 İSTANBUL - MAARİF BASIMEVİ  nüshasından yorumlanmıştır.!" 

* 

© C.Hürmen S. 11.06.2004

**

  Değerli ziyaretçilerimiz, bu eserleri mutlaka okuyunuz, bilmeyenlere de lütfen okumasını tavsiye ediniz,

cahilliğin ortadan kalması için siz de hizmette bulununuz.! Yüksek feyizler ve başarılar diler selâm ederiz.!

Copyright©2000.www.ondokuz.gen.tr

Copyright©2001.www.ondokuzbiz.com

Copyright©2001.www.19muhammedali.com